Soruşturma başlatılmıştı: Eğitim-Sen üyeleri ifade verecek.
Dün, üniversite öğrencilerinin boykot eylemlerine destek vermek amacıyla Eğitim-Sen üyesi öğretim elemanları tarafından gerçekleştirilen bir günlük iş bırakma eylemi sonrasında, haklarında başlatılan soruşturma kapsamında Eğitim-Sen üyeleri, bugün Ankara Adliyesi‘nde ifade vermek üzere savcılığa sevk edildiler.
İş bırakma eylemine katılan öğretim elemanları, İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Levent Dölek’in de aralarında bulunduğu isimler, sabah saatlerinde gözaltına alındı. Eğitim-Sen üyeleri ifade vermek için adliyeye giriş yaparken, açıklama yapmayı da ihmal etmediler.
Kemal Irmak’tan Bakan’a Sert Tepki:
Eğitim-Sen Başkanı Kemal Irmak, Ankara Adliyesi önünde yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanı’nın kendilerine yönelik yaptığı suçlamalara sert bir yanıt verdi.
Bakanın, Eğitim-Sen üyelerinin iş bırakma eyleminden haberinin olmadığını belirten Irmak, şu ifadeleri kullandı: “Gariptir ki dün Milli Eğitim Bakanı sanki böyle bir kararı tüm eğitim kademelerinde almışız gibi, sanıyorum bize olan yaklaşımı, bakışı kininden olsa gerek.
Kendisi yükseköğretim ve üniversitenin de bakanı olarak mı hareket ediyor? Şöyle bir açıklama yaptı; ‘Bunlar hakkında hem adli hem idari soruşturma başlatılacak.’ Hadi kararın farkında değilsin, buna saygı duyarız, ancak adli soruşturma açılacağı bilgisini nereden alıyorsunuz?” diyerek, bakanın yetki aşımına uğradığını vurguladı.
Hukuk ve Siyasetin Karıştığına Dair Eleştiriler:
Irmak, açıklamalarına devamla, hukukun siyasallaştığını belirterek, toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik bir çaba olduğunu savundu. Eğitim-Sen Başkanı, yapılan adli ve idari soruşturmaların hukuksuz olduğunu öne sürerek, “Bütün bunlar gösteriyor ki hukuk tamamen siyasallaşmış. Siyasal emirler doğrultusunda toplumsal muhalefeti sindirmeye dönük bir araç haline getirilmiş ve biz de bu kapsamda bugün ifade vermeye çağrılmış durumdayız,” ifadelerini kullandı.
Irmak, Eğitim-Sen olarak neyi ve neden yaptıklarını çok iyi bildiklerinin altını çizerken, kaotik ortamın sorumlusunun kendileri olmadığını ve bugünün şartlarında yargılanması gereken birilerin varsa, o kişilerin ülkenin çocuklarını geleceksizliğe sürükleyen iktidar yetkilileri olduğunu belirtti. Eğitim-Sen Başkanı ayrıca, toplumsal muhalefetle mücadele edilmesinin büyük bir hata olduğunu ve bu tür uygulamaların yalnızca toplumda daha derin bölünmelere yol açacağına dikkat çekti.
Levent Dölek’in Gözaltına Alınması:
Eğitim-Sen’in iş bırakma eylemlerine katılan ve İstanbul Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yapan Levent Dölek, bu sabah saatlerinde gözaltına alındı.
Gözaltına alınma sürecinin, Eğitim-Sen üyelerine yapılan baskının bir parçası olduğu iddia edildi. Dölek’in gözaltına alınması, eğitim camiasında büyük bir tepkiye yol açtı. Sendika, Dölek’in gözaltına alınmasını “haksız ve hukuksuz bir müdahale” olarak değerlendiriyor.
Soruşturma Süreci ve Eğitim-Camiasının Tepkisi
Eğitim-Sen üyeleri, adli işlem için çağrıldıkları Ankara Adliyesi‘ne gitmeden önce, hukuksuzluk ve yapılan baskılara karşı birlikte mücadele etmeye devam edeceklerini belirttiler.Eğitim-Sen, bu durumun eğitim camiasına yönelik yapılan bir baskı politikası olarak yorumlanacağını ve bu tarz hareketlerin demokratik hakların ihlali olduğunu ifade etti. Sendika üyeleri, her türlü keyfi müdahaleye karşı çıkacaklarını vurguladılar.
Eğitim-Sen üyelerinin yaşadığı bu süreç, Türkiye’deki eğitim sistemine ve öğretim üyelerinin haklarına ilişkin ciddi soruları gündeme getiriyor.
Sendikaların ve eğitim emekçilerinin haklarını savunmak, genellikle toplumsal muhalefet açısından büyük önem taşır. Ancak, yaşanan bu yargı süreci, siyasetle hukukun karıştığı bir dönemin işareti olabilir. Eğitim-Sen ve diğer sendikalara yönelik uygulanan baskı sadece eğitim camiasını değil, tüm toplumu derinden etkileyecek gibi görünüyor. Gözaltına alınan öğretim üyeleri ve başlatılan soruşturmalar, eğitim çalışanlarının seslerini duyurmasının ne kadar zorlaştığının bir örneği. Eğitim alanındaki bu gerilim, sadece eğitim emekçileri için değil, toplumun tüm bireyleri için büyük bir tehdit oluşturuyor. Eğitim-Sen’in bu noktada gösterdiği direnç, hem sendikal haklar hem de demokratik talepler adına önemli bir adım.
Daha fazla bilgi için e-haber.net adresini ziyaret edebilirsiniz.